Panik ve yanlış kararlar… İnsan yapısı farklı koşullara uyum sağlayabilecek başa çıkma mekanizmalarına sahiptir. Koşullar, duygular, düşünceler ve topluluklar değişirken beden ve zihin beklenmeyen bir adaptasyonla kendini hazırlar ve değişime ayak uydurur. Alternatif planlar düzenler, kendine yeni yöntemler bulur.

Peki değişimle ilgili bizi şoka sokan, durumu idrakta zorluk yaşatan ve adapte olamayan nedir? Bilmemek… Bilmedikçe paniğin artışı, yaşananlarla ilgili düşünmeme, araştırmama ve zihin yormama…Bilmedikçe, öngöremedikçe gelen tahammülsüzlük…. Bilinmezliğe yönelik korkular ve panikle alınan kararlar…Bu kararlar genelde ne yeni duruma adaptasyonu sağlar ne de başka bir yararı gözetir. Tıpkı yüzme bilmeyen birinin suda çırpınışları gibidir; Sakinlik en iyisiyken insan çırpınarak kendini dibe itebilir.

Paniği yaşadığınız her durumda önce sakinleşmeyi deneyin. Karar vermek her daim 2. Hatta 3. Planda olsun. Önce kendi içinizdeki sakinlik kararını verin. Ardından bu yeni durumu düşünmeye çalışın; neleri öngörebilirsiniz, neleri yavaş yavaş öğrenebilirsiniz. Böylece panik perdesi aralanmış, bilinmezlik sıkıntısı bir nebze aşılmış olur. Daha sonraki yani 3. Adım olarak yeni duruma yönelik kararlar almayı deneyin. Böylece paniğin değil, bilgisizliğin değil sizin kararlarınız ortaya çıkmış olacaktır.